Kadınlarda Cinsel İsteksizlik Sebepleri

Kadınlarda Cinsel İsteksizlik Sebepleri

Sanal günlükler, bazı internet siteleri ve forumların en tanınmış hususlarından biri kadınların cinselliğe bakışlarıdır. Sonuç genelde kadınların eskiye nazaran daha az arzulu oldukları gerçeğidir. Bu gerçeğin en kuvvetli on sebebi aşağıdadır;

1. Koruyucu hapların kullanımı; doğum denetiminin hormonlar yolu ile yapılması (doğum kontrol hapları, deri yamaları, iğne vs.) bazı kadınlarda cinsel talebi azaltmaktadır. Bu etki hem hormonal dengedeki bozukluktan kaynaklı fiziksel hem de ilaç kullanmanın getirdiği psikolojik unsurlardan ortaya çıkar.

2. Antidepresan ilaçların kullanımı; günümüzde depresyon hastası olmadığı halde bu tür ilaçların kullanımı oldukça sık görülür. Modern insan hayatın doğal akışından kaynaklanan sorun ve problemler ile dahi başetmek istememekte ve bu tür yollara başvurmaktadır. Pekçok kadında antidepresanlar cinsel talebi ve zevki azaltabilir.

3. Süt verilmesi; çocuğunu emziren annelerde süt salgısını düzenleyen prolaktin hormonu yüksek düzeydedir ve cinsel talebi azaltır. Bu dönemdeki arzu azaltaması tamamıyla doğaldır ve eşler buna saygı göstermelidir.

4. Uykusuzluk ya da kalitesiz uyku; pekçok kadın için uyku cinsellikten daha caziptir. Bunun sebebi bilhassa iş yaşamındaki kadınların yeterli dönemlerinın olmaması, süreğen yorgunluk hissetmeleri ve uykularının kalitesiz olmasıdır. Bu nedenle uykuya meyil cinsel isteklerin basitçe önüne geçer.

5. Stres; her iki cinsin gerilime bakış açısı ve çözüm yaklaşımları farklıdır. Genel olarak kadınlar çok daha erken streslenir ve daha çok gerilim kaynağına sahiptir (makyaj, giyim, kilo, diyet, iş yaşamında kabullenilme zorluğu vs.). Bunun yanısıra erkekler gerilimlerini cinsellik, futbol vb. yaklaşımlarla daha basit çözerler. Oysa gerilimden kurtulmak için oldukça az kadın cinselliği tercih eder.

6. Duygusallık; kadınlar cinselliği tamamıyla duygusal bir ritüel olarak algılamaya eğilimlidir. Oysa erkekler bu hususta daha mekanik kanaatlere sahiptir. Bunun farkında olan kadınlar cinsellikten uzak durmaya çalışırlar.

7. Başka bir hususta anlaşmazlık; erkekler bu durumda cinselliği problemden ayrı tutabilir; yalnız kadınlar genel olarak bu anlaşmazlığı cinselliğin önünde bir engel olarak algılarlar.

8. Kan testosteron düzeylerinin düşüklüğü; testosteron her ne kadar erkeklik hormonu olarak bilinse de kadında da vardır ve cinsel arzu önemlidir. Kadınlarda bu oran erkeklere göre düşüktür. Bunun yanısıra hormonu kanda bağlayan ve onun etkisini azaltan bir diğer madde (seks hormonu bağlayan globulin) ise kadınlarda fazladır. Bu durum cinsel talebi ve zevki erkeklere göre azaltır.

9. Başarısızlık hissi; her toplumda aynı olmamakla beraber, erkeğin baskın olduğu toplumlarda bu duygu kadınların başının belasıdır. Genel olarak erkeğini memnun edememe hissi kadınları cinsellikten soğutur.

10. Vücutlarının beğenilmemesi; bu his kadının eşinde olabilir ve kadın bunu hisseder. Şişmanlık, yaşın ilerlemesi, doğumlar ve bedenin tazeliğini yitirmesi kadının bu fikrini destekler. Ancak daha büyük bir problem kadınların kendi fiziklerini beğenmemeleri ve saklamalarıdır. Eşler bu hususta ne kadar uğraşırsa uğraşsın kadınların zihinlerinden bu duyguyu atmak zahmetlidir.

11. Yakınlaşma korkusu; Batılı toplumlarının cinselliğe bakış açısından kaynaklı farklı bir problem daha ortaya çıkar. Kontrol edilemeyen yakınlaşma ve uzun süreli ilişki eğilimi…gerçekte istenen cinsel deneyimleri yaşayıp bitirmektir ve bilhassa kadınlar uzun süreli duygusal ilişki istemezler.

Sorunların bir kısmı tamamıyla kadınların algılamaları hakkındadir. Bunun için biraz okumak ve araştırmak, ruhunuzu dinlemek ve benzer sorunları yaşayıp aşmış çiftlerin tecrübelerinden faydalanmaktır. Ancak bazıları, tıp hekimleri ve bilhassa psikiyatristler, aile doktorluğu uzmanları tarafından ele alınmalı ve laboratuvar tahlilleri ile desteklenmelidir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ