Cildimdeki Güneş Lekelerinden Nasıl Kurtulurum?
Tatillerin son bulduğu ve sonbaharın başladığı bugünlerde, yazın yıpranan cildin onarılması için bir dizi önlem alınması gerekiyor. Bu süreçte yazın kullanılan cilt bakım ürünleri değiştirilmeli ve mevsim koşullarına uygun ürünler kullanılmalı

Güneş lekeleri, güneşin yüzeyinde görülen koyu alanlardır. Bu lekeler, güneşin manyetik aktivitesinin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Güneş yüzeyindeki manyetik alan çizgilerinin yoğunluğu ve düzeni, güneş lekelerinin oluşumunu etkiler.
Güneş lekeleri genellikle koyu ve soğuk bölgelerdir, bu nedenle çevresine göre daha az parlak görünürler. Bu bölgeler, güneş yüzeyindeki sıcak gazların hareketinin etkilendiği yerlerdir. Güneş lekeleri, güneş aktivitesinin bir göstergesi olarak kabul edilir. Daha fazla güneş lekesi genellikle güneş aktivitesinin arttığını gösterirken, daha az güneş lekesi güneş aktivitesinin düşük olduğunu gösterebilir.
Güneş lekeleri ayrıca güneş rüzgarlarının ve güneş fırtınalarının oluşmasına da neden olabilir. Bu tür olaylar, uzay hava durumunu etkileyerek Dünya’ya elektromanyetik radyasyon ve yüklü parçacıkların ulaşmasına yol açabilir.
Güneş lekeleri dönemsel olarak ortaya çıkar ve kaybolurlar. En belirgin güneş lekesi dönemi 11 yıllık bir güneş lekesi döngüsü içerisinde görülür. Bu dönemde güneş lekeleri sayısı artar ve azalır.
Güneş lekelerinin izlenmesi, güneş aktivitesinin anlaşılmasına ve uzay hava durumu tahminlerinin geliştirilmesine yardımcı olur. Bu bilgiler, iletişim sistemlerinin, uyduların, uzay araçlarının ve Dünya’daki enerji şebekelerinin güneş kaynaklı tehlikelere karşı korunmasına yardımcı olabilir.
Güneş, deniz ve havuz… Bu üçlü, gerekli önemler alınmadığı takdirde cilt, saç ve tırnak sağlığına geri dönüşü olmayan hasarlar veriyor. Tatillerin bitip yeni mevsimin başladığı şu günlerde yazın yıpranan cildin onarılması için bir dizi önlem alınması gerekiyor. Memorial Etiler Dermatoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Zerrin Baysal, yeni mevsime sağlıklı ve dinlenmiş bir cilt ile başlayabilmek için önerilerde bulundu…
Güneş ışınları, sıcaklık, ter ve nem, sık banyo yapmak, deniz ve havuz gibi deriyi direkt etkileyen faktörler nedeniyle, yaz mevsiminden sonbahar mevsimine geçiş dönemi, cilt sağlığı ve cilt bakımı konusunda çok özenli olunması gereken bir dönemdir.
Ultraviyole radyasyonu, güneş yanıklarına, güneş alerjisi olarak tanımlanan bazı reaksiyonlara, çil ve lekelenmelere ve deri kanserlerinin sıklığında artışa yol açar. Güneş ışınlarının tüm bu etkilerinden kaçınabilmek için doğru ve etkili bir biçimde güneşten korunulmalıdır.
GÜNEŞ SİGARA KADAR ZARARLI
Güneşlenmeyle gelen bronzluk; sivilcelerin azalmasını, derideki alacalı görüntünün yok olmasını ve selülitlerin daha az fark edilir olmasını sağlasa da, sağlığa ciddi anlamda zarar vermektedir.
Bronzlaşma nedeniyle genetik yapı değişmekte ve kansere dönüşümü yüksek potansiyelli hücreler çoğalmaktadır. Senede sadece birkaç gün güneşlenmenin bir zararı olmaz düşüncesi ve güneş koruyucu sürmeden güneşe çıkmak cilt dokusunu hasarlandırmaktadır.
GÜNEŞ DİYETİ KÜÇÜK YAŞLARDA BAŞLAMALI
Çocukluk ve gençlik döneminde güneş altında keyifli zaman geçirilmektedir. Ancak güneşlenmek, cilde telafisi olmayan problemler meydana getirebilmektedir.
Bu etkiler ilerleyen yaşlarda ortaya çıkmaktadır. Ciltte lekeler, benler, kuruluk, kaşıntı, kızarıklık, sarkma olabilir ve kişi olduğundan daha yaşlı görünebilir. Bu süreçte başlanacak güneş diyeti yeterli olmasa da yine de güneş ile ilişkiler dikkatli ayarlanmalıdır.
ONARICI ÖZELLİĞİ YÜKSEK CİLT ÜRÜNLERİ
Mevsim geçişlerinden ilk olarak ciltteki nem oranına dikkat edilmelidir. Güneşten etkilenen cilt, yazın son günlerine doğru kararmış, bronzlaşmış, kurumuş ve kırışmış bir hal alabilir.
Havaların ılınmaya başlamasıyla birlikte de cildin içerdiği su miktarı hızla düşmeye başlar. Bu süreçte yaz aylarında kullanılan cilt bakım ürünleri değiştirilmeli, doktorun önereceği, mevsim koşullarına uygun ürünler kullanılmalıdır.
MEZOTERAPİ FAYDA SAĞLAR
Evde kullanılan günlük cilt bakım ürünleri, cilt kuruluğunu önleyemiyorsa haftalık bakım maskeleri ve yoğun içerikli nemlendiriciler kullanılmalıdır. Gerekirse bir doktor kontrolünde mezoterapi ile deri altı dokusunun kaybettiği yapılar takviye edilmelidir.
BANYO SONRASI VAZELİN SÜREBİLİRSİNİZ
Cilt sağlığında yüz bölgesi genelde ön planda tutulur ancak tüm vücut dikkate alınmalıdır. Soğuyan havalarla birlikte vücudun diğer bölümleri pek görülmez ancak gerçek su kaybı vücudu kaplayan deridedir. Bu nedenle, özellikle her banyo sonrası mutlaka vücut nemlendiricileri kullanılmalıdır.
Banyodan saatler sonra değil, vücut henüz nemliyken sürmek daha sağlıklıdır. Vücut nemlendiricileri gelişigüzel değil; içeriğine dikkat edilerek, mümkünse bir dermatoloji uzmanından yardım alınarak seçilmelidir. Özellikle vazelin, dimetikon, gliserin, linoleik asit, seramid gibi maddeleri içeren vücut losyonları tercih edilmelidir.
HAVUÇ VE DOMATES YİYİN
Sonbaharda derinin yüzeyi kadar deri altı dokusunun nemlendirilmesi de çok önemlidir. Bunu da doğru beslenme ile sağlamak mümkündür. Vitamin ve mineral yönünden zengin beslenme; cildi rahatlatır, deride daha parlak ve pürüzsüz bir görünüm sağlar.
Özellikle A, C, E vitaminleri ile taze havuç, kayısı ve domateste bolca bulunan betakaroteni mümkün olduğunca çok tüketmek önemlidir. Bu vitaminlerin antioksidan değerleri çok yüksektir ve güneşin cilde verdiği zararlı etkileri azaltıp, cilt hasarını onarır. Bu dönemde normalden daha fazla taze sebze ve meyve yenilmelidir.
GÜNEŞ KORUYUCUYU BIRAKMAYIN
YAŞLANAN CİLDE GECE KREMLERİ VE MASKE KULLANIN
UV sebebiyle ciltte oluşan kırışıklıklar için acil önlem alınmalıdır. İlk adım, güneş koruyucu kullanımı sonbaharda da devam edilmesidir. Hatta kış aylarında bile güneş koruyucu kullanımı sürdürülmelidir.
Gün ışığının olduğu her mevsimde ve saatte cilt UV ışınlarına maruz kalır ve gittikçe yaşlanır. Yaşlanan ya da kırışık ciltler için antioksidan özellikleri olan gece kremleri ve maske ürünleri kullanılmalıdır.
ARTAN AKNE VE İZLER İÇİN KİMYASAL PEELİNG
Tatil sonrası ciltte yaşanan en önemli değişikliklerden biri de kalınlaşmadır. Cilt kalınlığını azaltan en etkili tedavi yöntemi peeling tedavisidir ve bu tedavi mutlaka dermatologlar tarafından yapılan kimyasal peeling olmalıdır. Kimyasal peeling sadece cilt kalınlaşmasına yönelik bir yöntem değil; aynı zamanda güneş ışınlarıyla oluşmuş kırışıklık, pigmantasyon ve akneyi azaltıp yüze canlı, şeffaf bir görüntü sağlamak için ideal olan tedavi yöntemidir.
KIŞA GİRMEDEN BOTOKS VE DOLGUNUZU YAPTIRIN
CİLDİNİZDE OLUŞAN LEKELERİN TEDAVİSİNİ ERTELEMEYİN
Bilinçsiz güneşlenmenin ardından ciltte kahverengi, çile benzeyen lekeler olabilir. Bu lekeler, göz ardı edilmemeli ve hemen tedavisine başlanmalıdır. Leke tedavisinde renk açıcı tedaviler ve peeling yöntemi uygulanır. Bu şekilde her yıl yenilerinin oluşması ve tablonun ciddi boyutlara ilerlemesi önlenir.
VÜCUDUNUZDAKİ BENLERİ DOKTORA GÖSTERİN
Vücudunda ailesel ve doğuştan benleri olan hastaların tatile çıkmadan ve yaz sonu mutlaka ben muayenesi için bir dermatoloğa gitmesi gerekmektedir.
Özellikle büyüyen, renkleri değişen ya da akıntı olan benlerin takibi asla ihmal edilmemeli, malign yani kanser gelişimlerini kontrol altına alarak takip edilmelidir.
CİLDİ KIŞA HAZIRLAMAK İÇİN BOTOKS YAPTIRABİLİRSİNİZ
Işığa bakarken artan ifade kırışıklıkları için botoks yaptırmak, mevcut kırışıklıkları iyileştirir ve kırışıklıklar ciddi hasara yol açmadan önlenmiş olur.
Özellikle ileri yaşlarda deri altı dokusunun azalmasına paralel olarak, yaşlılık bulguları belirgin hale gelir. Kışa girmeden mezoterapi, dolgu enjeksiyonları, antioksidan maskeler uygulamak, hırpalanmış cildin toparlanmasını sağlar.